İnternette (on-line) Bilgi Satışı

İnternet ortamında bilgi satmak, ne mal ne de hizmet satmaya benzemiyor. Ciddi zorlukları var.

• Hakkında yazdığınız konuya cidden hakim olmanız gerekiyor.
• Bildiklerinizi akıcı, okunaklı, iyi anlaşılır, fazla uzatmadan ve dilgisi kurallarına uygun aktarabilmelisiniz.
• İyi bilmek yetmiyor; sitenizi ziyaret edenlerin sizin iyi bildiğinize inanması gerek, okurla aranızda güven ortamı oluşmuş olması şart.
• Gerçek yaşamda bile bilginin çalınmasının, taklit edilmesinin kolay olduğu Türkiye gibi ülkelerde korunmasızsınız.

On-line bilgi satmanın dört yolu var:

1. Paralı abonelik
2. Yarı paralı abonelik
3. Reklam ve sponsora dayalı satış
4. Kendinizi satmak

Paralı abonelikten kastımız basit: uzmanı olduğunuz konuyla ilgili bilgileri yazıyor, okunabilmesi için üyeliği şart koşuyor ve üyelik için para istiyorsunuz. Bu zor bir yöntem. İnsanların ne yazdığınızı görmeden, bir değerlendirme yapma şansları olmadan size peşinen para ödemesi için gerçekten tanınmış olmanız gerekiyor, ki bu durumda bile başarı - ticari olarak - kesin değil.

Yarı paralı abonelikte bilginin, örneğin yazmış olduğunuz makalenin veya incelemenin bir kısmını herkes için erişilebilir hale getiriyor, esas kısmı için üyelik talebinde bulunuyorsunuz. Burada da ticari başarı kesin değil ama ilkine kıyasla okur için daha çekici; en azından kısmen de olsa bir değerlendirme olanağı var.

Reklam ve sponsora dayalı bilgi satışında bildiklerinizi, herşeyi bedava veriyorsunuz. Yazdıklarınızın tamamı herkesçe okunabilir durumda. Geliriniz siteye aldığınız reklamlar ve sponsorluk anlaşmaları oluyor. Bu yöntemle para kazanabilmek için ziyaretçi sayınızın çok olması başat faktör. Günde 30-40 kişinin uğradığı bir siteden kar etmeniz düşük bir olasılık.

Kendinizi satmak dediğim, biraz kaba da olsa, şeklen üçüncü yolla aynı. Yazdıklarınız yine herkese hiç bir kısıtlama olmaksızın açık. Amacınızsa reklam geliri değil, yazdıklarınızı beğenen birilerinin size iş veya danışmanlık teklif etmesi.